İl Programları
Karabük'te Genişletilmiş İl Divan Toplantımızdayız...
Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, Karabük’te partimizin Genişletilmiş İl Divan Toplantısında konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yinelediği 3 çocuk çağrısına değinen Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Bugün iş başındakiler hepimize kaç çocuk yapacağımızı buyuruyorlar ama onları nasıl bakacağınıza dair herhangi bir şey söylemiyorlar” dedi.
Erdoğan’ın doğurganlık hızındaki gerileme için “Felaket” değerlendirmesi yaptığını da hatırlatan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, Türkiye’nin 23 yıllık yanlış yönetimin sonunda bu noktaya geldiğine işaret ederek, “Bir felaketle karşı karşıya olduğumuz bir gerçektir ama yüzyılın son çeyreğinde bu memleketin başına gelen en büyük felaket Recep Tayyip Erdoğan'ın bizzat kendisidir” şeklinde konuştu.
Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, şöyle devam etti:
“Nüfus artış hızının düşmesinin ekonomik sıkıntıyla bir alakası yok diyor. Millî gelirimiz bugünden daha düşükken nüfus daha çok artıyormuş. Ekonomik sıkıntılardan dolayı nüfusumuzun artışındaki hızın aşağıya geldiğine dair sözlere inanmayın demek istiyor. Evet doğru. Millî gelir bundan azdı ama vatandaşın millete güveni vardı. Çünkü o zaman işbaşında Erdoğan değil başkaları bulunuyordu.”
Gelecekten umudunu kesenlerin çocuk sahibi olmaktan korkar hâle geldiğini ekleyen Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Bu sorunun çözülmesi lazımdır. Nasıl aşılacağının cevabı da bellidir. Erdoğan aradan çekilecektir, Türk milleti problemlerinden kurtulacaktır” değerlendirmesini yaptı.
"KIRMIZI BÜLTENLE ARANAN TERÖRİSTLER SURİYE'DE ANAYASA İSTİYOR"
Terör örgütü pkk'nın, uzantıları ypg/pyd ile Kürt Birliği Çalıştayı düzenlediğini hatırlatan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, toplantıya katılanların kırmızı bültenle aranan teröristler olduğuna işaret etti.
Teröristlerin Suriye'de anayasa, özerklik, federasyon ve kürdistan istediklerinin atını çizen Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, terör örgütünün sadece Türkiye’de değil sınırlarımızdaki bileşenlerinin de silah bırakacağı yönünde açıklama yaptığını hatırlattı.
“KENDİNİZDEN UTANMIYORSANIZ ŞEHİTLERİMİZİN AZİZ HATIRALARINDAN UTANIN”
“Türkiye’de bir kısım insanlar, bir algı yönetimi olarak millete dayatılan projenin peşinde koşma iradesi sergilemeye başladılar” diyen Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Çok ciddi bir biçimde de öcalan hayranlığı başladı. Bunların bir kısmı var ki; bir vilayete ziyarete gittiğimde ‘oraya gidemezsin’ diye beni tehdit ediyor ama kapılarını ardına kadar pkk’lı teröristlere açmaktan utanmıyorlar” ifadesini kullandı.
Elâzığ karayolunda 1993 yılında terhis olan 33 askerin şehit edildiğini hatırlatan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Bugün yaşananları siyasi bir zafer gibi tanımlamaya devam edecekseniz buradan bir tavsiyede bulunayım. Kendinizden utanmıyorsanız şehitlerimizin aziz hatıralarından ve onların bize emanet ettiği ailelerinden utanın” dedi.
“TERÖRİSTSİZ TÜRKİYE İSTİYORUM”
“Terörsüz Türkiye’yi kim istemez ki?” diye soran Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Ama ben teröristsiz Türkiye de istiyorum. öcalan'ın yol göstericiliğinde tanzim edilmiş bir süreçten Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bekası adına doğru bir şey çıkacağına inanmıyorum. Biz bu filmi daha önceden de görmüştük. Akıllı insan bir yılana aynı delikten iki defa kendini ısırtmaz. Buna benzer bir şey yaptınız ama milletin ve sizin başınıza ne geldi gördünüz. Bu yılanlar tarafından zehirlendiniz. Şimdi aynı maceraya yeniden soyunuyorsunuz” dedi.
Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Terörsüz Türkiye diye bize yutturulmaya çalışılan şey Büyük Ortadoğu Projesi’nin yaşama geçirilmesi ve sınırlarımızda teröristan kurma ülküsünün hayata dönüştürülmesidir” değerlendirmesini yaptı.
“ERDOĞAN’IN YERİNDE OLSAM PKK BİLDİRGESİNİ ÇÖP KUTUSUNA ATARDIM”
Terör örgütü pkk’nın tasfiye kararında Türkiye’nin üniter devlet yapısının, milli birliğinin ve Lozan’ın hedef alındığına işaret eden Genel Başkanımız, “Ayrıca bu toprakları kanlarıyla vatan yapanların torunlarına da işgalci ve soykırımcı iftirası atıyorlar. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yönetenler de tek kelime etmiyor. Çünkü aslına bakarsanız devlet yönetilmiyor. Erdoğan’ın yerinde olsam pkk kongresinden çıkan bildirgeyi okumadan yırtar çöp kutusuna atardım” şeklinde konuştu.
Sürece dair devlet tarafından kendisiyle bilgi paylaşılmadığına dikkat çeken Genel Başkanımız, “Dervişoğlu ve İYİ Parti’ye gelmediler ama DEM’i, Kandil’i, İmralı’yı su yolu yaptılar. Vatandaş da bize neler oluyor diye soruyor. Ne oluyor bilmiyorum ama hayra delalet edecek bir şey olmuyor. Bir ihanet planı var. Bu ihanet planını bozma görevini de Türk milleti İYİ Parti’ye ve Dervişoğlu’na verdiyse bu görev yerine getirilecektir.” ifadesini kullandı.
“CİNAYET ŞEBEKESİ İLE YAN YANA OLMAYACAĞIM”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin de DEM Parti’yi terör örgütünün uzantısı olarak gördüklerine dair geçmişte açıklamalar yaptıklarını hatırlatan Genel Başkanımız, “Şimdi bize bilgi vermesi gereken merciler, terör örgütünün uzantısı olduğu iddiasında bulundukları partiyi üçüncü tur görüşmelere çıkardı. Bana da bunlarla görüşmeyi kabul etmiyor musunuz diye soruyorlar. Görüşürsem sizin başınızı yere eğdirmiş olmaz mıyım? Siz benim başımı yere eğdirmediniz. Allah şahit olsun ben de sizin başınızı yere eğdirmeyeceğim. O cinayet şebekesi ile hiçbir yerde yan yana görünmeyeceğim” diye ekledi.
“BUGÜNÜN BANDIRMA VAPURU İYİ PARTİ’DİR”
Türk milletinin sıradan bir millet olmadığını vurgulayan Genel Başkanımız, “1. Dünya Savaşı’nda yenilmiş milletlerin sınırlarını çizmek için Batı Emperyalizmi kalemi eline almış ve her millete bir kader tayin etmişlerdi. Türkiye’nin önüne de Sevr’i koymuşlardı. Memleketimizi bölmüşlerdi. Mondros Mütarekesi ve Sevr bu kararların Türk milletine dayatma kararlarıydı. Türk milleti ise ‘Siz savaş kazanmış olabilirsiniz, sizin savaşınız bitmiş olabilir ama benim egemenlik haklarıma tecavüz ederseniz hazırladığınız anlaşmaları paçavra gözüyle görürüm. Millet kendi geleceğini tayin etsin diye Bandırma Vapuru’ndan inip Samsun Limanı’ndan Erzurum’a, Sivas’a ve Ankara’ya geliriz’ dedi. Biz böyle bir milletin mensubuyuz. 7 düvelin zaferini kabul etmeyeceğiz de Öcalan’ın denen caninin temennilerine mi boyun eğeceğiz. Biz de binecek bir Bandırma Vapuru bulacağız. Bunların hepsi bir, kimse bu sürece karşı çıkmıyor. Bugünün Bandırma Vapuru İYİ Parti’dir” değerlendirmesini yaptı.
“BÜYÜK ORTADOĞU PROJESİ’NİN SEKRETERYASI DA VARMIŞ”
Genel Başkanımız, “Bugün önümüze gelen taleplerin tamamına yakını öcalan’ın talepleridir. Yeni anayasa, sivil anayasa, TBMM’de kurulması arzulanan milli birlik ve dayanışma komisyonu. Bunları öneren hep aynı kişi. öcalan gelsin Meclis’te konuşsun diyen Bahçeli. Sivil anayasa diyen, 100 kişilik komisyon diyen Bahçeli. Büyük Ortadoğu Projesi’nin eş başkanı olarak yalnızca Erdoğan’ı zannediyordum. Meğer bu projenin bir de sekreteryası varmış. Onun da sekreterinin kim olduğunu paylaşmış olacağız” diye ekledi.
“ZİYARETLERİM BAZI KİŞİLERE BATIYOR OLABİLİR”
Öte yandan Genel Başkanımız, genişletilmiş il divan toplantısı öncesinde Karabük Ticaret ve Sanayi Odası’nı ziyaret ederek Meclis Başkanı Adnan Çebi ile bir araya geldi. Karabük Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'ne gerçekleştirdiği ziyaret öncesinde derneğe "Dervişoğlu'nu kabul etmeyin" şeklinde baskılar geldiği iddiası sorulan Genel Başkanımız, "Bazı siyasi partiler abdullah öcalan ve onların avanelerini misafir ve ziyaret etmekle meşgul. Dolayısıyla benim ziyaretlerim bazı kişilere batıyor olabilir. Ama batırmaya devam edeceğim" dedi.