GENEL BAŞKANIMIZ SAYIN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU, HALK TV’DE

 

Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, Halk TV ekranlarında İsmail Küçükkaya’nın gündeme dair sorularını yanıtladı.

 

 

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’la birlikte bozkurt işareti yaparken çekilen fotoğrafı sorulan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Bu bir anlamda eskiyi anmaktır. Ben siyasette işaretlerden çok sözlere itibar ederim. İşaret bir semboldür ve bir şeyi ifade eder ama diliyle söyleyecek şeyi olanların işaretle beslemek gibi bir mecburiyeti var. Diliyle söyleyecek çok şeyimiz olduğu için arada semboller de kullanıyoruz” ifadesini kullandı.

 

İsrail ve İran arasındaki gerginlik sorulan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Savaş bağıra bağıra geldi” değerlendirmesini yaptı.

 

Bölge coğrafyası üzerinde emperyalist emellerinden vazgeçmeyen güçlerin zaman içerisinde stratejilerini yenileyerek yaşama geçirmek istediğini belirten Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Gençlik yıllarımızda yeşil kuşak projesi vardı. Bu planlama daha sonra Büyük Ortadoğu Projesi’ne evrildi. Bu projenin bütün İslam ülkelerini içine alacak bir biçimde yaşamaya geçirilmesi için yeni planlar yaptılar. Bunu da kademe kademe uygulamaya başladılar” dedi.

 

“NİHAİ HEDEFİN TÜRKİYE OLACAĞINA İŞARET ETMİŞTİM”

 

Hakimiyet alanının İsrail lehine geliştirilmesi için adımlar atıldığını savunan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Önce Irak’la başlayan sonra Suriye’ye nüfuz eden sürecin İran’ı hedef tahtasına koyduğu, nihai hedefin de Türkiye olacağına işaret etmiştim. Bu maalesef doğrulandı. Keşke yanılsaydın diyorum ama burada yanılma ihtimalimiz yok. Çünkü burada hedef değişmiyor, sadece strateji değişiyor” ifadesini kullandı.

 

BÖLGEDE LİDERSİZLEŞTİRME AMACI

 

Bölgenin lidersizleştirilmeye çalışıldığını savunan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Kuzey Afrika’dan başlayarak İran’a kadar olan coğrafya üzerinde devletlerin devlet olma vasıfları kaybolmuş ve önderlik edecek kişiler de tasfiye edilmiştir. Bu gerçekten hareketle ortaya çıkan sonucun beklentilerinizin hilafına geliştiğini görüyorsunuz. 1980’de Türkiye’de darbe, eşzamanlı olarak Pakistan’da darbe. Irak’ta lider ve rejim değişikliği, İran’da rejim değişikliği. Bunların hepsi eşzamanlı olarak devreye sokulmuş bir stratejinin ürünü” şeklinde konuştu.

 

“HÜKÛMETİN BİLGİ VERMESİ GEREKİR”

 

Türkiye’nin ciddi önlemler alması gerektiğini vurgulayan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Ülkeyi yönetenlerin böyle durumlar olduğunda siyasi partilerin genel başkanları bilgilendirmeleri gerekir. Onların söyleyemeyeceklerinin de muhalefet tarafından söylenmesinin önünün açılması gerekiyor. Ama burada duyarsızlıklar var. Bu birazda sistemden kaynaklanan bir sorun. Geçmiş dönemde bu tarz olaylar yaşandığında hükümet muhalefeti, meclisi bilgilendiriyordu. Ancak bütün görüşmeler kapalı kapılar arkasında yapıldığından yeteri kadar muamelat sahibi olamıyoruz.” dedi.

 

“DIŞİŞLERİ BAKANI BİLGİ VEREBİLİR”

 

İç cephe tanımlamasının Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığına devam arzusundan kaynaklı olduğunu savunan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Sayın Cumhurbaşkanı liderleri toplamayabilir ama Dışişleri Bakanı’nı partilere ya da Meclis’e gönderip, siyasi partilerin genel başkanlarının bilgilendirilmesini sağlayabilir. İçişleri Bakanı bilgilendirebilir. Bunun bir adalet boyutu vardır, Adalet Bakanı bilgilendirebilir. Güvenlik boyutunu MİT Başkanı bilgilendirebilir” değerlendirmesini yaptı.

 

“BU ÜLKE İÇİN MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİM”

 

Devlet, millet ve memleket söz konusu ise her türlü siyasi istikbal kaygısından vazgeçebilecek bir karaktere sahip olduğunu vurgulayan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Bendeki bu özellik millerin bütün fertlerinde var. Bizim verdiğimiz mücadele Atatürk’ün gençliğe hitabesinde omuzlarımıza yüklenen bir sorumluluğun sonucu. Ben ne olursa olsun bu ülke için mücadeleye devam edeceğim. İster gölgelerler ister baskı altına alırlar ister tutuklarlar. İki kutuplu bir siyaset inşasını temine yönelik çalışmalar var. İktidar nasıl tek adamlık mantığını kurmaya çalıyorsa bir taraftan da tek muhalefet oluşturmaya yönelik birtakım çabalar var. Bunlar ülke için atılması gereken doğru adımlara zarar veriyorsa uyarılarımı dile getirmeye çaba sarf ediyorum” dedi.

 

“BİR ALANDAKİ TÖHMETİ TEMİZLEMEYE KALKIŞMIŞLAR”

 

öcalan’ın “İsrail düşmanımızdır” sözleriyle manşete çıkarılan bir gazete haberi sorulan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Manipülatif bir haber. Çünkü İran pkk’sı diye tanımlanan pjak, İsrail’in yanında saf tutabileceğini açıklayınca, gazetenin yayın kurulu böyle bir habere ihtiyacı olduğunu öngörmüş. Bunlar ilk kez yapılan işler değil. Bir alandaki töhmeti temizlemeye kalkışmışlar” diye ekledi.

 

“KİŞİYE MAZİSİ KEFİL OLMALIDIR”

 

Demirtaş’ın benzer bir açıklama ile iç cephe vurgusu yaptığı hatırlatılan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Burada tutarlılık önemli. Günün stratejilerine bakarak kendilerine fayda temin edebilecek ya da planladıklarını yaşama geçirmek üzere o stratejiyi besleyecek kelamlar sarf edilebilir. Dün bunu söylemişti, bugün bunu söylüyor şeklinde mukayese yapmak durumundasınız. Kişiye mazisi kefil olmalıdır. Mazinizle ilgili olumsuzlukları ortadan kaldırabilecek kelamlar sarf etmeden güne bakarak mazinizi aklayamazsınız. Hem bu işlere sebep olacaksınız hem de yol gösterici vasfınızla ortaya çıkmaya çalışacaksınız. O zaman dün söylediklerinizden bugün vazgeçtiğinizi de anlatacaksınız” ifadelerini kullandı.

 

 

“MUHALEFETİN, MUHALEFET ALANINI KUTUPLAŞTIRMASINDAN YANA DEĞİLİM”

 

İYİ Parti’nin yol haritasını “İktidara yaklaşmadan muhalefetten uzaklaşmadan” sözleriyle açıklayan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “İktidarın uygulamalarından, tutumundan muzdaribim. Sistemden muzdaribim. Türkiye’nin böylesine kritik bir dönemde, içinde yaşadığı coğrafya böyle bir tehdit altındayken bu milletin kaderinin bir adamın iki dudağının arasından çıkacak kelama terk edilmesine karşıyım. Demokrasinin uygulanmamasına, TBMM’nin etkinliğinin daraltılmasına, sarayda hazırlanmış kanunların TBMM’ye dayatılmasına, Türkiye’deki haksızlığa, hukuksuzluğa karşıyım. Bunların müsebbibi olarak da 23 yıllık iktidarı görüyorum” dedi.

 

Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Milletin sinerjisine zarar verilsin istemiyorum ama muhalefetin de tıpkı iktidar gibi muhalefet alanını kutuplaştırmasından yana değilim. Farklı düşüncelerin ve fikirlerin konuşulması gerekir. ‘Ben lokomotifim bütün vagonlar arkama takılsın’ denmemesi lazım. Beraber hareket ettiğiniz insanların hassasiyetlerine itibar etmeniz lazım. Bütün stratejinizin sonraki seçimi kazanmaya yönelik olmaması lazım” diye ekledi.

 

“ÖZGÜR ÖZEL KARAKTERİME KEFİL OLUYOR AMA HER ŞEYİ BANA BIRAKMAMASI LAZIM”

 

Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “CHP’nin genel başkanı benim karakterime kefil oluyor ama her şeyi bana bırakmaması lazım. Meclis’te yaşanan bir olay var. Onu iletişim kazası olarak tarif etti. Savunacak bir şey varsa ortaklaşabilmeliyiz. Bu alanda bir iletişim hatası olmaz. Ya bir şuursuzluk ya da art niyet vardır” şeklinde konuştu.

 

“SÖZÜ KESİLMESİ GEREKEN GEORGE ASLAN’DI”

 

Meclis’te yaşanan “Talat Paşa” gerginliğine değinen Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin, pkk ile eşzamanlı olarak soykırımcı ilan edilmesini maksatlı buluyorum. Bu tartışmayı arzuladıklarından da eminim. Meclis Başkanvekili de, buna karşı çıkan ve ‘Türk milletine soykırımcı diyemezsiniz’ diyen milletvekillimiz Şenol Sunat’ın sesini kesti. Sözü kesilmesi gereken kişi George Aslan’dı” dedi.

 

GEÇMİŞTE YAŞANANLARI HATIRLATTI

 

TBMM Genel Kurulu’nda geçmiş dönemde Ermeni soykırımı iddialarını gündeme getirenlere AK Parti, MHP ve CHP’nin ortak tavrıyla ceza verildiğini hatırlatan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Bu savrulmanın sebebi ne? Ayını konuşmayı 2017 yılında Garo Paylan yapınca hem AK Parti hem CHP hem de MHP bu duruma tepki gösteriyor da bugün neden bunun hilafına bir gelişme yaşanıyor sorunun cevabını arıyorum” ifadelerini kullandı.

 

 

“GEORGE ASLAN’IN İFADELERİ TUTANAKTAN ÇIKARILSIN”

 

2017 yılında Garo Payla’nın sözlerinin Meclis tutanaklarından çıkarıldığını dile getirerek George Aslan’ın ifadelerinin de çıkarılması için başvuruda bulunduklarını açıklayan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Bu müracaatı Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na yapıyoruz. Bu müracaata AK Parti’nin, CHP’nin ve MHP’nin ortak olmasına, ortak olamıyorlar ise münferiden benzerini yapmaları konusunda kendilerine sesleniyorum. Türkiye’nin aleyhine kullanılması muhtemel bir şeyi müştereken ortadan kaldırabilmenin yolunu birlikte arayalım diyorum” dedi.

 

Talat Paşa’nın Mustafa Kemal Atatürk tarafından millî şehit ilan edildiğine işaret eden Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, CHP’nin ulusalcı kanadında da yaşanan gerginlikten rahatız olanların bulunduğunu söyledi.

 

“RAHATSIZ EDİCİ VE UTANÇ VERİCİ”

 

Ekrem İmamoğlu'nun Avukatı Mehmet Pehlivan’ın da tutuklanmasına değinen Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Görevini yapmış olmaktan dolayı bir kişinin tutuklanması utanılacak bir durumdur. Baskının böylesi olmaz. Gözü karartarak bu işlemlerin yapılması Türkiye’yi de tartışılır hale getirir. İnsanların işlerini ‘bana ne yaparlar acaba’ kaygısıyla mı seçecekler? Avukat bu gerekçelerleler tutuklanırsa hangi avukat görevini doğru bir biçimde yerine getirir. En başından bu yana yanlış yürütülen bir süreç. Neresinden bakarsanız bakın rahatsız edici ve utanç verici. Birini mahkûm etmeye karar vermiş olabilirsiniz ama toplum nezdinde bunun kabul görmeyeceğini idrak etmelisiniz” ifadesini kullandı.

 

“TUTUKLU BULUNANLAR BASKININ MUHATABI KILINIRSA OLUMSUZ KARARLAR ALABİLİR”

 

Dosya kapsamında etnik pişmanlıktan yararlanıp serbest bırakılan isimlerin olduğu hatırlatılan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Tutuklanan bu insanlar kendilerine suç işleme imtiyazı tanınış daha önce 5-10 defa cezaevine girmiş insanlar değil. Yaşamlarını cezaevi koşullarında çok ağır şartlarda sürdürüyorlar. Bir şekilde adliyeye davet edildiklerinde ‘cezaevine mi dönmek istiyorsun yoksa hürriyetine mi kavuşmak istiyorsun’ türünden bir baskının muhatabı olurlarsa içindeki şartlardan dolayı bir takım olumsuz kararlar alabilirler. Ama adaleti tesis etmekle görevli olanlar bunun yaşanmasını engellemek yerine önünü açarlarsa bu ülkede adalet vardır diyemezsiniz. Suç varsa cezası çeksin herkes ama bu yöntemler son derece tehlikeli” şeklinde konuştu.

 

Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Gizli tanıklar, itirafçılar, etkin pişmanlıktan yararlanmak isteyenler… Hayatı boyunca cezaevi görmemiş bir insanı 40 kişilik bir koğuşa atıyorsunuz. Hırsız, tecavüzcü uyuşturucu kaçakçısı, müptelası, katil orada ve alıyorsunuz birini oraya koyuyorsunuz

Bu adam elbette ki yaşadığı olayların tesiriyle farklı şeyler de düşünebilir. Psikolojik olarak gerginliğe de düşebilir. Dışarı çıkmak için de her şeyi yapabilir. Ben insanların namuslarıyla, aileleriyle, eşleriyle, çocuklarıyla tehdit edildiği dönemler yaşadım” diye ekledi.

 

“MİLLİYETÇİLERİN GÖREVİ TÜRK MİLLETİNİ BİRLEŞTİRMEKTİR”

 

“Milliyetçi partilerin bir araya gelebileceği bir yapı söz konusu olabilir mi?” sorusuna yanıt veren Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Milliyetçileri bir araya toplayıp cepheleştirmek yerine milliyetçilere tarihin yüklediği sorumluluğun icabını yerine getirmek lazım. Milliyetçilerin görevi Türk milletini birleştirmektir. Herkes diyor ki, ‘milliyetçiler birleşin’ Milliyetçiler zaten bir arada. Önemli olan Türk milletini birleştirmektir. Sağcıyla solcuyu, Türkmen’le Kürt’ü, Alevi’yle Sünni’yi birleştirmektir” açıklamasını yaptı.

 

“AK PARTİ SİSTEM DEĞİŞİKLİĞİNE KATI BAKMIYOR”

 

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi yerine Parlamenter Demokratik Sisteme geçilmesi gerektiğini vurgulayan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “AK Parti’nin bu konuya çok katı baktığı kanaatinde değilim. Çünkü konumum gereği AK Partililerle de görüşüyorum. Ama buna şahıslar direniyor. Memleketin geleceği için şahısları bir tarafa koyup öncelememiz gereken değerleri ön plana çıkarmamız gerekiyor” değerlendirmesini yaptı.

 

“TÜRKİYE’NİN GELECEĞİ SİYASİ HEDEFLERİMDEN DAHA ÖNEMLİ”

 

“İYİ Parti’nin kendi cumhurbaşkanı adayı mı olacak?” sorusuna yanıt veren Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Bunlarla ilgili şimdi bir karar veremiyiz. Bu kararı ben tek başıma da veremem. Yetkili kurullarımızda değerlendireceğiz. Buradaki eğilime bakmak suretiyle hem kanaat önderleriyle hem STK’larla müzakereler yapacağız. Ben bu sistemden kurtulmak için öncelediklerimi siyasi hırslarımla ortadan kaldırmam. Benim önceliklerim siyasi hedeflerimden daha önemli. Sadece İYİ Parti’ye birkaç puan ivme kazandırmak adına Türkiye’nin geleceğini ateşe atamam. O yüzden muhalefetin sinerjisine de zarar vermekten azami biçimde kaçarım. Halk muhalefetten umudunu keserse otokrasiye teslim olur” dedi.