“BUNA VESİLE OLANLARIN UTANMASI GEREKİYOR”

GERİ DÖN

Basında Biz

“BUNA VESİLE OLANLARIN UTANMASI GEREKİYOR”

 

Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, Kırklareli’nin Lüleburgaz ilçesinde gerçekleştirdiği esnaf ziyareti sırasında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir grup pkk’lı teröristin silah bırakma görüntüleri sorulan Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Geçmiş dönemde düşüncelerimi söyledim. Sembolik bir törenmiş. 30 kişiler miymiş? Ayakkabı numaralarını biliyorlar mıymış? Bunlar Türk milletine hakaret anlamı içeren işlerdir. Bütün bu işlerin böylesine ciddiyetsiz bir şekilde yapılmış olması devletimizin düşürüldüğü hali ifade ediyor. Toplumu büyük bir beklentiye soktular.” dedi.

 

 

 

BUNA VESİLE OLANLARIN UTANMASI GEREKİYOR”

 

Gelişmeyi Lüleburgaz Ticaret Borsası ziyareti ardından yolda öğrendiğini dile getiren Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Yapılan açıklamalara bir göz gezdirdim. Terör örgütü mensuplarının bazı açıklamaları var. Kendilerine düşen görevi yaptıklarını ve görev yapma sırasının Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ait olduğunu söylüyorlar. Türkiye Cumhuriyeti’nden ve TBMM’den yasal ve anayasal düzenlemeler bekliyorlar. Bunlar sürecin en başından itibaren söylediğim pazarlıkların açığa çıkma halidir. Türkiye’yi yönettiğini zannedenlerin büyük Türk milletinin geleceğinin ve beklentilerinin hilafına adımlar atmaları kabul edilebilir değildir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin muhatabı da bu cani örgüt değildir. Buna vesile olanların utanması gerekir” ifadesini kullandı.

 

EŞKIYA KENDİNİ DEVLETE MUHATAP KILMAYA ÇALIŞIYOR”

 

Sembolik bir törenle Türkiye’nin ayağa kaldırıldığını belirten Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu, “Silahlar sözde teslim edilmiş. O silahlar nereden gelmiş, silahlar kayıt altına alınmış mı, silahların balistik incelemesi yapılacak mı? Silahları oraya getirenler silahlarını bırakıyor ama örgüte olan mensubiyeti devam ediyor. Herhangi bir etkin pişmanlıktan yararlanmak için müracaatta bulunmuş mu? Bunların hiçbiri yok. Dolayısıyla eşkıya kendini devlete muhatap kılmaya çalışıyor, bu devleti yönettiğini zannedenler de buna alet oluyor. Bunun kabul edilebilir bir yanı yoktur. Orta yerde bir tiyatro vardır. Tiyatro derken de biliyorum tiyatrocular alınganlık gösteriyor. Çünkü tiyatronun dahi bir ciddiyeti vardır. Bu cambaza bak oyunudur. Kimilerine göre ise belki komedi belki trajedidir. Ama bu devlet yönetmek değildir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ciddiyete ihtiyacı vardır” diye ekledi.

 

Öte yandan Irak’ın kuzeyinde görev yaptığını söyleyen bir vatandaşın “Irak’ın kuzeyinde 10 buçuk ay operasyonlarda askerlik yaptım. Biz giderken kimse bize biz bir gün terörle anlaşacağız demedi. O Kızılelma'ya giden asker kardeşimiz gibi biz de ölüme gittik.

Ben yeni evliydim, eşimi arkada bırakarak gittim. Nice kardeşim, nice yaşıtım eşlerini çocuklarını meydanlarda bıraktı. Hakkımı helal etmiyorum, kesinlikle helal etmiyorum.

Bir vatandaş olarak her zaman için ülkem için ölmeye hazırım. 17 kilo verdim dağın taşın içinde. Toprağın üzerinde yattım. Biz ne için savaştık? Bugünü görmek için değil.

Allah bana bugünü göstermesin. Ben istemiyorum. Askere giderken bize kimse teröristlerle anlaşacağız demedi. Hakkımı helal etmiyorum” şeklindeki çıkışı dikkat çekti.